The Blind Side Filmi – Michael Oher’ın Hayat Hikayesi
The Blind Side Filmi – Michael Oher
The Blind Side filmi, çocukken evsiz olan ve iyi bir aile tarafından evlat edinilen dünyaca ünlü Amerikan futbol oyuncusu Michael Oher’ın hayat hikayesini konu alıyor.
Mükemmel bir biyografi filmi ile yeniden karşınızdayım. Bugün sizlere dünyaca ünlü Amerikan futbol oyuncusu Michael Oher‘ın hayatını anlatan The Blind Side filmi ile başlamak istiyorum. Fakat filme başlamadan önce sizlere Michael Oher kimdir? Kısaca bahsetmek istiyorum.
Michael Oher kimdir?
Michael Oher 28 Mayıs 1986‘da ABD‘nin Memphis Tennessee eyaletinde doğdu. Annesi uyuşturucu bağımlısıydı. Annesinin uyuşturucu bağımlısı olması nedeniyle Michael Oher annesinden alındı ve koruyucu ailelere verildi. Michael Oher’ın öz ve üvey kardeşleri vardı ama annesi sayısını bile hatırlamıyordu.
Michael Oher koruyucu ailelere verildiği için annesi ile bağları tamamen koptu ve sokakta yaşamaya başladı. Bir soğuk gecede Oher okulun spor salonuna giderken onu hayata yeniden döndürecek bir şans ile karşılaşır.
Hayata yeniden tutunması onu evlat edinen varlıklı bir beyaz aile ile başlar. Onu evlat edinen ailesi önce okulundan başarılı olmasını ve ardından dünyaca ünlü Amerikan futbolcusu olmasını sağladı. Şimdi gelelim bu mükemmel ve ilham dolu hayat hikayesini anlatan filme.
The Blind Side Film İncelemesi
Çocukken ailesinden alınan Michael Oher, oto tamircisi Tony Henderson‘ın yanında geçici süreliğine kalır. Tony’in karısı ise Michael Oher’ı evinde istemez. Bunun üzerine Tony oğlunu okula yazdıracağı zaman Oher’ıda okula yazdırmaya götürür.
Okulun spordan sorumlu koçu Burt Cotton, Michael Oher’ı beğenir ve okulun yönetimine sunar. Okulun yöneticileri kayıt için Tony’in oğluna sıcak baksalar da Michael Oher için pekte sıcak bakmıyorlardı.
Tam bu noktada okulun spordan sorumlu koçu Burt Cotton, Oher’ı kabul etmeleri için okul yönetimini ikna edecek bir konuşma yapar. Bu konuşmanın ardından okul yönetimi Oher’ı kabul eder.
Okulun ilk günü Oher, çekingen bir şekilde sınıfa girer. İri görünüşü ve elbiselerinden dolayı sınıf arkadaşlarının dikkatini çeker. O gün sınıf öğretmeni Mrs Boswell tarafından sınav yapılır ve sınav süresi sonunda herkes kağıdını teslim eder.
Ama Oher sınav kağıdını boş bırakarak öğretmenine teslim eder. Dersin bitmesiyle kendine kalacak yer arayan Oher, o gün sokakta yaşamaya başlar. Bir gün okulun voleybol maçını izleyen Oher, Sean Tuohy tarafından fark edilir.
Okulun bir sabahı yönetimden biri Michael Oher’a babasının öldüğünü söyler. Oher bu habere pekte üzülmez, çünkü babasını hiç görmemişti. Gece onu yürürken gören Sean Tuohy ve eşi Leigh Tuohy, Oher’a nereye gittiğini sorar.
Oher, spor salonuna gideceğini ve oranın sıcak olduğunu söyler. Leigh Tuohy ise spor salonu kapalı diyerek Oher’ı evine davet eder. Bu süreçte Michael Oher‘ın yeni ailesi ile tanışması ona yeni bir dünyanın kapısını açmaktadır.
Film Hakkında Yorumum
İzlediğim ikinci Amerikan futbol filmi olan The Blind Side, bana gerçekten çok şey kattı. Amerika‘da çoğunlukla beyazların siyahlara karşı ne kadar acımasız ve ırkçı olduklarını biliyorum. Bu durum ne kadar acı verici olsa da, beyazların Michael Oher’ın hayat hikayesini okuduklarında düşüncelerinde biraz değişiklik olacağını düşünüyorum.
Michael Oher’ın talihsiz olaylar ile karşılaşması onu tam hayattan koparacakken, beyaz bir ailenin onu evlat edinmesi hayata yeni bir sayfa açmasını sağladı. Michael Oher’ın filmi sizi de derinden etkileyecek.
Hayatımda izlediğim en motive edici ve ilham verici bir film. İzleyince bile çok duygulandım. Micheal Oher’ın biyografi filmi, başarısızlığa uğrayıp ta umudunu kaybeden tüm insanların izlemesi gereken bir filmdir. Kesinlikle tavsiye ediyorum.
Değerli yorumunuz için teşekkür ederim Alper bey..
Filmi izledikten sonra bu genç kimmiş diye ararken rastladım sizin bloğunuza tam olarak ıstediğim yanıtları aldım sayenizde gerçekten çok duygusal ve bireylere şans verildiği zaman neleri başarabilirliğini anlatan bir biyografik bir filmdi teşekkürler
Değerli yorumunuz için çok teşekkür ederim Aykut bey 🙂
Ağlamamak için zor tuttum kendimi. Gerçeğe dayalı muhteşem bir hayat hikayesi. Ölmeden önce kesinlikle izlenmesi gereken bir film.
Teşekkürler Ali Bey
Rica ederim.